fator
New member
“Obezite tedavisinde dünyanın çözüm merkezi haline geldik”12.10.2022 11:02
Haber Kaynağı: DHA
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Necat Kaplan, “Ülkemiz erişilebilir fiyatlar üzerinden sunduğu güvenli ve ileri tedavi hizmetleriyle atlas 4 tek yanından insanları sağlığına kavuşturuyor. Son 2 yılda 2 milyona yakın yabancı turist, ülkemize gelerek sağlık hizmeti öncü. Yabancı turistler kadın hastalıkları, göz ve iç hastalıklar, genel cerrahi gibi klinik branşlar ile estetik uygulamalar için ülkemize yönelirken, obezite tedavisi için dahi Türk doktorlarına güveniyor. Özellikle İstanbul, Ankara gibi yetişkin şehirlerde verilen yenilikçi ve kapsamlı obezite tedavi hizmetleri, Türkiye’yi küresel ölçekte güvenilir ülke konumuna yükseltti. Obezite tedavisinde atlas hal merkezi haline geldik“ niteleyerek konuştu.
DÜNYADA HER YIL 3,4 MİLYON YETİŞKİN OBEZİTE NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR
Hareketsiz yaşam ve karışık arıcı alışkanlığına tâbi olarak, materyalizm obezitenin giderek yaygınlaştığını kaydeden Op. Dr. Kaplan, “Dünyanın kanayan yarası haline gelen obezite; kalp ve iskelet – kas sistemi hastalıkları, şeker, kanser gibi sayı sayıda riskli sağlık sorunu ile uyku bozuklukları, çöküntü gibi yaşam kalitesini düşüren rahatsızlıkları yanında getiriyor. Dünya Obezite Atlası 2022’ye göre, materyalizm 2030 yılına kadar her 5 kadından akraba ile her 7 erkekten birinin obez olacağı tahmin ediliyor. Dünyadaki obez kadınların yarısı, Türkiye’nin dahi karışma olduğu ABD, Çin, Hindistan, Brezilya, Meksika, Rusya, İran gibi 11 ülkede yaşıyor. Obezite ve doğurganlık arasındaki ilişkiyi inceleyen tetkikat, normal kilolu kadınların yüzde 81,4 olan 1 yıl içinde hamile kalma olasılığının, obez kadınlarda yüzde 66,4’açınık gerilediğini gösteriyor. Vücut kitle indeksi 27’nin üzerinde olan kilolu ve obez kadınların gebe kalma olasılığı normal kilolu kadınlardan 3 kat henüz rengi” ifadelerinde bulundu.
“KAPALI CERRAHİ İŞLEMLE MİDENİN YÜZDE 80’İ ALINIYOR”
Obezite tedavisinde en sayı tercih edilen yöntemin mide küçültme ameliyatı olduğunu söyleyen Op. Dr. Kaplan, “Tıp literatürüne tüp mide işlemi olarak geçen yerde ameliyatta, kapalı cerrahi işlemle midenin yüzde 80’i çıkarılarak mide muz gibi uzun, ince tek tüp haline getiriliyor. Böylece yenilebilir alımı kısıtlanarak iştah azaltılıyor. Ortalama 1,5 saat süren operatörün sırasında midenin mezuniyet ve giriş bölümü korunarak sindirim sisteminin devamlılığı sağlandığı için türlü yan etkilerin görülme olasılığı hayli az. Operasyonda sindirim sisteminin tabiî akışını engelleyerek gıda emilimini azaltabilecek tek müdahale yapılmıyor. Bu nedenle hastaların vitamin ve mineral eksikliği yaşama ihtimalleri dahi oldukça rengi. İştah azalması nedeniyle kilo kaybı başlamadan insülin direnci kırılıyor. Aniden bastıran kıtlık krizleri, ötede yorgunluk, öfke ve uyuma isteği ile terleme, hafakan gibi sorunlar ameliyatın hemen akabinde ortadan kalkarak kilo verimi başlıyor” niteleyerek konuştu.
AMELİYATTAN SONRAKİ SÜREÇ UZMAN HEKİMLERCE YAKINDAN TAKİP EDİLMELİ
Mide küçültme ameliyatının Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen standartlar doğrultusunda vücut kitle endeksi 35 ve üzeri olan 18-65 yaş arasındakilere uygulanabildiğini kaydeden Op. Dr. Kaplan, “Yaşam süresini kısıtlayan ve ölümcül sonuçlar doğurabilen morbid obez tanısı konulan kişilerle şişmanlığa tâbi tip 2 şeker, hipertansiyon, uyku apnesi sorunları, metabolizma bozukluğu yaşayanlar mide küçültme ameliyatı için uygun profile sahip. 18 yaşından küçüklerde ise obezite düzeyi operatörün için kritik önemde. Bu tür hastalarda ebeveyn onayı ve hekim kararıyla uygun bulunduğunda işlem yapılabiliyor. Ameliyatın akabinde yaklaşık yüzde 15 oranında yeniden kilo alıntı, ameliyata rağmen yüzde 5-10 seviyelerinde yeniden morbid obez olma ihtimali bulunuyor. Bu nedenle ameliyattan sonraki sürecin dahi alanında uzman hekimler tarafından yakından takip edilmesi gerekiyor” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
Haber Kaynağı: DHA
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Necat Kaplan, “Ülkemiz erişilebilir fiyatlar üzerinden sunduğu güvenli ve ileri tedavi hizmetleriyle atlas 4 tek yanından insanları sağlığına kavuşturuyor. Son 2 yılda 2 milyona yakın yabancı turist, ülkemize gelerek sağlık hizmeti öncü. Yabancı turistler kadın hastalıkları, göz ve iç hastalıklar, genel cerrahi gibi klinik branşlar ile estetik uygulamalar için ülkemize yönelirken, obezite tedavisi için dahi Türk doktorlarına güveniyor. Özellikle İstanbul, Ankara gibi yetişkin şehirlerde verilen yenilikçi ve kapsamlı obezite tedavi hizmetleri, Türkiye’yi küresel ölçekte güvenilir ülke konumuna yükseltti. Obezite tedavisinde atlas hal merkezi haline geldik“ niteleyerek konuştu.
DÜNYADA HER YIL 3,4 MİLYON YETİŞKİN OBEZİTE NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR
Hareketsiz yaşam ve karışık arıcı alışkanlığına tâbi olarak, materyalizm obezitenin giderek yaygınlaştığını kaydeden Op. Dr. Kaplan, “Dünyanın kanayan yarası haline gelen obezite; kalp ve iskelet – kas sistemi hastalıkları, şeker, kanser gibi sayı sayıda riskli sağlık sorunu ile uyku bozuklukları, çöküntü gibi yaşam kalitesini düşüren rahatsızlıkları yanında getiriyor. Dünya Obezite Atlası 2022’ye göre, materyalizm 2030 yılına kadar her 5 kadından akraba ile her 7 erkekten birinin obez olacağı tahmin ediliyor. Dünyadaki obez kadınların yarısı, Türkiye’nin dahi karışma olduğu ABD, Çin, Hindistan, Brezilya, Meksika, Rusya, İran gibi 11 ülkede yaşıyor. Obezite ve doğurganlık arasındaki ilişkiyi inceleyen tetkikat, normal kilolu kadınların yüzde 81,4 olan 1 yıl içinde hamile kalma olasılığının, obez kadınlarda yüzde 66,4’açınık gerilediğini gösteriyor. Vücut kitle indeksi 27’nin üzerinde olan kilolu ve obez kadınların gebe kalma olasılığı normal kilolu kadınlardan 3 kat henüz rengi” ifadelerinde bulundu.
“KAPALI CERRAHİ İŞLEMLE MİDENİN YÜZDE 80’İ ALINIYOR”
Obezite tedavisinde en sayı tercih edilen yöntemin mide küçültme ameliyatı olduğunu söyleyen Op. Dr. Kaplan, “Tıp literatürüne tüp mide işlemi olarak geçen yerde ameliyatta, kapalı cerrahi işlemle midenin yüzde 80’i çıkarılarak mide muz gibi uzun, ince tek tüp haline getiriliyor. Böylece yenilebilir alımı kısıtlanarak iştah azaltılıyor. Ortalama 1,5 saat süren operatörün sırasında midenin mezuniyet ve giriş bölümü korunarak sindirim sisteminin devamlılığı sağlandığı için türlü yan etkilerin görülme olasılığı hayli az. Operasyonda sindirim sisteminin tabiî akışını engelleyerek gıda emilimini azaltabilecek tek müdahale yapılmıyor. Bu nedenle hastaların vitamin ve mineral eksikliği yaşama ihtimalleri dahi oldukça rengi. İştah azalması nedeniyle kilo kaybı başlamadan insülin direnci kırılıyor. Aniden bastıran kıtlık krizleri, ötede yorgunluk, öfke ve uyuma isteği ile terleme, hafakan gibi sorunlar ameliyatın hemen akabinde ortadan kalkarak kilo verimi başlıyor” niteleyerek konuştu.
AMELİYATTAN SONRAKİ SÜREÇ UZMAN HEKİMLERCE YAKINDAN TAKİP EDİLMELİ
Mide küçültme ameliyatının Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen standartlar doğrultusunda vücut kitle endeksi 35 ve üzeri olan 18-65 yaş arasındakilere uygulanabildiğini kaydeden Op. Dr. Kaplan, “Yaşam süresini kısıtlayan ve ölümcül sonuçlar doğurabilen morbid obez tanısı konulan kişilerle şişmanlığa tâbi tip 2 şeker, hipertansiyon, uyku apnesi sorunları, metabolizma bozukluğu yaşayanlar mide küçültme ameliyatı için uygun profile sahip. 18 yaşından küçüklerde ise obezite düzeyi operatörün için kritik önemde. Bu tür hastalarda ebeveyn onayı ve hekim kararıyla uygun bulunduğunda işlem yapılabiliyor. Ameliyatın akabinde yaklaşık yüzde 15 oranında yeniden kilo alıntı, ameliyata rağmen yüzde 5-10 seviyelerinde yeniden morbid obez olma ihtimali bulunuyor. Bu nedenle ameliyattan sonraki sürecin dahi alanında uzman hekimler tarafından yakından takip edilmesi gerekiyor” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.