fator
New member
“Hastalıklar bağırsakta başlar” – Sağlık Haberleri
19.12.2022 15:13 Son Güncelleme: 19.12.2022 15:16
Haber Kaynağı: DHA
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Furuncuoğlu, insülinin hiç üretilmemesi tip 1 şeker fazla üretilmesi ise insülin direnci olarak değerlendirildiğine üzerine açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Tip 1 şeker, pankreasta insülin yapımından sorumlu ışın hücrelerinin harabiyeti sonucu ortaya çıkarken; tip 2 diyabette karaciğer, kas ve yağ dokusu gibi dokularda insülin direnciyle beraberce zamanla gelişen pankreasta insülin salgılayan hücrelerin harabiyeti söz konusudur. Bağırsak mikrobiyotasındaki tebeddülât pankreas ışın hücrelerinin tahribatıyla sonuçlanan tek kendi kendine saldırma olayını tetikleyebilir. Hayvanlar üzerinde yapılan icraat, mikrobiyotanın tip 1 diyabetle ilişkili olduğunu desteklerken, insanda tip 1 şeker gelişiminde rol oynadığına üzerine kesin neden-sonuç verisi bulunmamaktadır” niteleyerek konuştu.
Beslenmeyle fazla kırılan katı yağlar ve arızalı ahşa florasının tip 2 şeker gelişimine neden olabileceğini ifade fail Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Mikrobiyotanın, özellikle sindirim sistemi kanserlerinde, kanseri önlemede ve kanser tedavisinin etkinliğini sağlamada önemli katkısı olduğu düşünülmektedir. Probiyotiklerle tedavi açısından hangi yararlı bakterinin hangi dozda, ne yolla verilmesi konusu kişiselleştirilmiş tedavi için önemli olmaktadır. Kanser tedavisi ve önlenmesinde probiyotik/prebiyotik kullanımı, kazurat nakli, perhiz uygulamaları gibi tedavilerin uygulamaya girmesi için araştırmaların sürme etmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“YANLIŞ PROBİYOTİK KULLANIMI HASTA EDİYOR”
Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Probiyotiklerin şöhreti ilmî kanıtların önüne geçmiştir. Bilimsel faydaları için yapılan icraat, ufak çaplı ve kullanılan içerikler oldukça farklı ve önemli sınırlandırmalar içermektedir. Bu nedenle etkinliğiyle ilgili samimi sonuçlara ulaşmak zordur. İçerikleri, dozları ve hayatî aktiviteleri farklı olduklarından tek probiyotik ilaç için ulaşılan sonuç diğerlerini dahi kapsamamaktadır, nedeniyle probiyotik tedaviler genelleştirilememektedir. Bir probiyotiği kullanma kararı için muhtemel faydanın derecesi, seçenek olması, fiyatı, hastanın tercihi ve faydalı olduğunun gösterilmiş olması gereklidir. Enfeksiyona tâbi ishallerde probiyotikler önerilmektedir” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
19.12.2022 15:13 Son Güncelleme: 19.12.2022 15:16
Haber Kaynağı: DHA
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Furuncuoğlu, insülinin hiç üretilmemesi tip 1 şeker fazla üretilmesi ise insülin direnci olarak değerlendirildiğine üzerine açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Tip 1 şeker, pankreasta insülin yapımından sorumlu ışın hücrelerinin harabiyeti sonucu ortaya çıkarken; tip 2 diyabette karaciğer, kas ve yağ dokusu gibi dokularda insülin direnciyle beraberce zamanla gelişen pankreasta insülin salgılayan hücrelerin harabiyeti söz konusudur. Bağırsak mikrobiyotasındaki tebeddülât pankreas ışın hücrelerinin tahribatıyla sonuçlanan tek kendi kendine saldırma olayını tetikleyebilir. Hayvanlar üzerinde yapılan icraat, mikrobiyotanın tip 1 diyabetle ilişkili olduğunu desteklerken, insanda tip 1 şeker gelişiminde rol oynadığına üzerine kesin neden-sonuç verisi bulunmamaktadır” niteleyerek konuştu.
Beslenmeyle fazla kırılan katı yağlar ve arızalı ahşa florasının tip 2 şeker gelişimine neden olabileceğini ifade fail Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Mikrobiyotanın, özellikle sindirim sistemi kanserlerinde, kanseri önlemede ve kanser tedavisinin etkinliğini sağlamada önemli katkısı olduğu düşünülmektedir. Probiyotiklerle tedavi açısından hangi yararlı bakterinin hangi dozda, ne yolla verilmesi konusu kişiselleştirilmiş tedavi için önemli olmaktadır. Kanser tedavisi ve önlenmesinde probiyotik/prebiyotik kullanımı, kazurat nakli, perhiz uygulamaları gibi tedavilerin uygulamaya girmesi için araştırmaların sürme etmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“YANLIŞ PROBİYOTİK KULLANIMI HASTA EDİYOR”
Doç. Dr. Furuncuoğlu, “Probiyotiklerin şöhreti ilmî kanıtların önüne geçmiştir. Bilimsel faydaları için yapılan icraat, ufak çaplı ve kullanılan içerikler oldukça farklı ve önemli sınırlandırmalar içermektedir. Bu nedenle etkinliğiyle ilgili samimi sonuçlara ulaşmak zordur. İçerikleri, dozları ve hayatî aktiviteleri farklı olduklarından tek probiyotik ilaç için ulaşılan sonuç diğerlerini dahi kapsamamaktadır, nedeniyle probiyotik tedaviler genelleştirilememektedir. Bir probiyotiği kullanma kararı için muhtemel faydanın derecesi, seçenek olması, fiyatı, hastanın tercihi ve faydalı olduğunun gösterilmiş olması gereklidir. Enfeksiyona tâbi ishallerde probiyotikler önerilmektedir” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.