fator
New member
“Lenfödem tedavi edilebilir bir hastalıktır”22.11.2022 11:52
Haber Kaynağı: İHA
Lenfödem hastalığı hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay; “Lenfödem, yaradılıştan ya bile sonradan gelişen nedenlerle lenfatik dolaşımın bozulması sonucu, proteinden zengin sıvının dokularda, formaları altında birikmesiyle karakterizedir. Kollarda veya bacaklarda, henüz rengi sıklıkla yüz, şişe, karın ve genital organlarda şişlik ile hastalar başvururlar. Ülkemizde en sık meme kanseri tedavi sonrası lenfödem görülmektedir. Koltuk 6 lenf bezlerinin alınması, radyoterapi uygulanması kolda lenfödem gelişimi için risk faktörlerindendir. Meme kanseri sayılmazsa yumurtalık, rahim, prostat, kolon ve malign melanom gibi formaları kanserleri cerrahisi sonrasında bile lenfödem ile karşılaşmaktayız. Yapılan cerrahinin tipi, koltuk altından ya bile kasıktan çıkarılan lenf nodu sayısı, uygulanan kemoterapi, radyoterapi gibi başka tedaviler dahi lenfödem gelişimini tetikleyebilir.
Kanser tedavisi sayılmazsa doğumdan, travmalar veya enfeksiyonlar bile lenfödem gelişimine neden olabilir. Çocuklarda yenidoğan döneminde görülebildiği gibi ergenlikte ya bile 30’lu yaşlarda bile yaradılıştan olan lenfödem görülebiliyor.” dedi.
“Erken tanı ve tedavi sayı önemli”
Lenfödemin tedavi edilebilir tek hastalık olduğunun altını çizen Doç. Dr. Atalay, “Lenfödem kollarda öte, ağırbaşlılık hissi, sıkışma hissi, şişlik gibi bulgularla alamet verir.
Lenfödem tedavi edilebilir tek hastalıktır. Ne kadar erken tanı konulursa ve ne kadar tedaviye erken başlanılır ise tedavinin olumlu tek şekilde ilerleme şansı bile yüksektir. Lenfödem tedavisindeki amacımız şişliği kırmak, indirmek ve tekrar oluşmasını engellemeye çalışmaktır. Özellikle lenfödem olma riski olan hastalarımızın ya bile lenfödem gelişen hastalarımızın mutlaka yerde konuda uzman fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimleri tarafından ekonometrist gerekmektedir” niteleyerek konuştu.
“Tedavi başarısında hastanın uyumu sayı önemli!”
Doç. Dr. Atalay, tedavi sürecini şu şekilde özetledi: “Lenfödem tedavisi yerde konuda eğitilmiş Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları ve fizyoterapistler tarafından yapılmalıdır. Lenfödem tedavisinde iki aşamadan oluşan “Kombine Boşaltıcı Tedavi” kıymetli standarttır. İlk aşamada formaları bakımı, terbiye, elle yapılan özel tek akaçlama masajı, özel kısa gerim bandajları ile yapılan sayı tabakalı bandajlama ve idman uygulanır. Bu uygulamalar haftanın 5 günü, hastanın şişliğinin durumuna göre 20 ila 30 seans arası yapılır. İkinci rütbe sürme dönemidir, yerde süreç yaşam süresince sürer. Bu dönemde formaları bakımı, idman ve hastanın şişliğine göre verilen tabı giysilerinin gün süresince kullanımını içerir. Her iki aşamada bile hastanın tedaviye uyumu, doktorun tavsiyelerine uyumu, tedavi başarısında sayı önemlidir.” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
Haber Kaynağı: İHA
Lenfödem hastalığı hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay; “Lenfödem, yaradılıştan ya bile sonradan gelişen nedenlerle lenfatik dolaşımın bozulması sonucu, proteinden zengin sıvının dokularda, formaları altında birikmesiyle karakterizedir. Kollarda veya bacaklarda, henüz rengi sıklıkla yüz, şişe, karın ve genital organlarda şişlik ile hastalar başvururlar. Ülkemizde en sık meme kanseri tedavi sonrası lenfödem görülmektedir. Koltuk 6 lenf bezlerinin alınması, radyoterapi uygulanması kolda lenfödem gelişimi için risk faktörlerindendir. Meme kanseri sayılmazsa yumurtalık, rahim, prostat, kolon ve malign melanom gibi formaları kanserleri cerrahisi sonrasında bile lenfödem ile karşılaşmaktayız. Yapılan cerrahinin tipi, koltuk altından ya bile kasıktan çıkarılan lenf nodu sayısı, uygulanan kemoterapi, radyoterapi gibi başka tedaviler dahi lenfödem gelişimini tetikleyebilir.
Kanser tedavisi sayılmazsa doğumdan, travmalar veya enfeksiyonlar bile lenfödem gelişimine neden olabilir. Çocuklarda yenidoğan döneminde görülebildiği gibi ergenlikte ya bile 30’lu yaşlarda bile yaradılıştan olan lenfödem görülebiliyor.” dedi.
“Erken tanı ve tedavi sayı önemli”
Lenfödemin tedavi edilebilir tek hastalık olduğunun altını çizen Doç. Dr. Atalay, “Lenfödem kollarda öte, ağırbaşlılık hissi, sıkışma hissi, şişlik gibi bulgularla alamet verir.
Lenfödem tedavi edilebilir tek hastalıktır. Ne kadar erken tanı konulursa ve ne kadar tedaviye erken başlanılır ise tedavinin olumlu tek şekilde ilerleme şansı bile yüksektir. Lenfödem tedavisindeki amacımız şişliği kırmak, indirmek ve tekrar oluşmasını engellemeye çalışmaktır. Özellikle lenfödem olma riski olan hastalarımızın ya bile lenfödem gelişen hastalarımızın mutlaka yerde konuda uzman fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimleri tarafından ekonometrist gerekmektedir” niteleyerek konuştu.
“Tedavi başarısında hastanın uyumu sayı önemli!”
Doç. Dr. Atalay, tedavi sürecini şu şekilde özetledi: “Lenfödem tedavisi yerde konuda eğitilmiş Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları ve fizyoterapistler tarafından yapılmalıdır. Lenfödem tedavisinde iki aşamadan oluşan “Kombine Boşaltıcı Tedavi” kıymetli standarttır. İlk aşamada formaları bakımı, terbiye, elle yapılan özel tek akaçlama masajı, özel kısa gerim bandajları ile yapılan sayı tabakalı bandajlama ve idman uygulanır. Bu uygulamalar haftanın 5 günü, hastanın şişliğinin durumuna göre 20 ila 30 seans arası yapılır. İkinci rütbe sürme dönemidir, yerde süreç yaşam süresince sürer. Bu dönemde formaları bakımı, idman ve hastanın şişliğine göre verilen tabı giysilerinin gün süresince kullanımını içerir. Her iki aşamada bile hastanın tedaviye uyumu, doktorun tavsiyelerine uyumu, tedavi başarısında sayı önemlidir.” dedi.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.