Deprem ruh sağlığını etkiliyor – Sağlık Haberleri

fator

New member
Deprem ruh sağlığını etkiliyor – Sağlık Haberleri



08.02.2023 17:27
Haber Kaynağı: İHA


Depremin ruh sağlığı üzerindeki etkileriyle ilgili makale yapan Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, “Yaşamın tek gerçeği olarak kabul ettiğimiz depremle tek kez henüz yüzleştik. Güven duygumuzda ani zedelenmeye yol fatih tabiî afetlerde, korkmamız hatta dehşete düşmemiz son basamak doğaldır. Bu tarz şiddetli travmatik olaylar, ruh sağlığımız üzerine yoğun tek etki oluşturma gücüne sahiptir” dedi. Travmatik tek olayın akabinde türlü hissî, bedenî, davranışsal ve zihinsel tepkilerin, travmaya maruz kalan hemen herkeste ortaya çıkmasının olağan olduğunu tamlayan Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, yerde nedenle travmaya tâbi tepkilerin, “olağandışı durumlara verilen olağan tepkiler” olarak tanımlandığını kaydetti.

Ruh tramvalarında yaşananlar


Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, ruhsal travmalardan sonra erken dönemde sayı kişide “Akut Stres Tepkisi’’ adı verilen ve ekseriyetle tek ağrı içinde azalarak kaybolan hissî davranışsal ve bedenî tek sıra alamet ortaya çıkabildiğine uyanıklık çekti.

”Bazı kişilerde sayı henüz şiddetli belirtilerle karakterize ‘Akut Stres Bozukluğu’ olarak adlandırılan tablolar görülebilir. Bu kişilerde araz, uzayarak aylar hatta yıllarca sürme fail, ‘Travma Sonrası Stres Bozukluğuna’’ ilerleyebilir” tekbencilik Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, yaşanabilecek hissî, bedenî / fiziksel, ahval ve sosyal astronom şöyle özetledi:

”Duygusal, endişe, huzursuzluk, gerginlik, öfke, üzüntü, hissî cümud, suçluluk, umutsuzluk, yalnız hissetme gibi hissî tepkiler. Bilişsel ise sürekli travmatik olayı ayırma, odaklanmada güçlük, dalga, unutkanlık, kafa karışıklığı, karar vermede güçlük gibi araz. Bedensel/Fizyolojik, irkilme, hafakan, uykuya dalmada güçlük, rahatsız fail rüyalar, iştah değişiklikleri, hareketlilikte artım ya bile tam tersi eksilme gibi bedenî / fizyolojik tepkiler. Davranışsal ve sosyal, ağıt atakları, insanlardan uzaklaşma, sık sık tartışmaya girme, yaşananları sürekli alegori isteği, hatıraları canlandıran yerlerden veya etkinliklerden kaçınma, bira/sigara kullanımında artım gibi davranışsal ve sosyal tepkiler.”

Daha iyi hissetmek için yapılması gerekenler

Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, yerde tür durumlarda henüz iyi hissetmek için yapabilecekleri şöyle sıraladı:

”Sosyal dayanak, ruhsal travma üzerine iyileştirici etkiye sahiptir. Bu nedenle duygularınızı, düşüncelerinizi yakınlarınızla paylaşmaktan kaçınmayın. Üzüntünüzü, duygularınızı bastırmaya çalışmayın. Arkadaşlar, karı, komşular ve depremden etkilenen başka insanlarla olan olumlu ve müzahir ilişkilerinizi, iletişiminizi sürdürün. Depremden etkilenen başka insanlarla yardımlaşmak, imkanları paylaşmak yeterlilik düşüncelerinizi arttırarak henüz iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Depreme ilişkin görsellere ve videolara ötede maruz kalmak, tekrar tekrar, gün süresince yıkım görüntülerini izlemek ruhsal etkilenmenizi artıracaktır. Bu dönemde güvenilir kaynaklardan yeterli düzeyde malûmat alınması ruh sağlığı için henüz uygundur. Bu dönemde uykusuzluk ya bile başka stres semptomlarını gidermek, gidermek için bira ya bile psikiyatri uzmanınca önerilmediği sürece psikiyatrik ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Sağlığınıza özen gösterin. Alkol ve sigara kullanımı gibi olumsuz göz etme yöntemlerini kullanmayın. Sizi rahatlatan aktivitelere (yürümek, okumak, sohbet etmek, dertleşmek, ibadet, apatit bulunmak vb.) zaman ayırmaya çalışın. Endişe hissediyorsanız nefes ve gevşeme egzersizleri yararlı olacaktır. Doğal yıkım ve travmalardan sonra insanlar, suçlu taharri eğiliminde olabilirler. Kişileri günah keçisi haline getirecek haberler ve dedikodulara karşı titiz olun. Bu tür aşağılık dedikodulardan tabiatüstü açıklamalara kadar geniş tek yelpazede olan yerde söylentiler toplumsal bölünmelere neden olabilmektedir. Kaynağından emin olmadıkça malûmat paylaşımından kaçının.”

Çocuğa yardımcı olmak için yapılması gerekenler

Çocukların, tabiî afat karşısında erişkinlere göre henüz şiddetli ruhsal tepkiler verebildiğine ve çevresinde olup bitenleri tam olarak anlamlandırmayabildiğine işaret fail Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, yerde tepkiler konusunda şu bilgileri paylaştı:

”Konuşmama ya bile hissî tepkilerinde eksilme, cümud, dalga gözlenebilir. Bunun tam tersine olaya ilgisiz lâtinlik, oyun oynama, şarkı söyleme gibi ahval görülebilir. Çocuklarda her iki tür tepki dahi doğaldır. Yalnız kalmaktan, kapalı yerlerden ve karanlıktan korkabilir. Uykusuzluk, kabuslar, ani seslerden irkilme olabilir. Anne- babadan ayrılamama, altını ıslatma, ısrarcılık, inatçılık vb. gibi yaşından henüz küçük tek evlât gibi davranabilir. Bulantı, karın ağrısı, göz ağrısı, sık tuvalete gitme, iştahsızlık gibi bedenî ortaya çıkabilir.”

Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, yerde durumlarda çocuklara yardımcı olabilmek namına yapabilecekleri şöyle açıkladı:

”Bu dönemde çocuklarınız, sizin yakınlığınıza her zamankinden henüz sayı ihtiyaç duymaktadır yerde nedenle bedenî yakınlığı, elini tutmayı, sarılmayı ihmal etmeyin. İhtiyaçlarını aracısız siz karşılayın. Çocuklarınızın en temel ihtiyaçları kendilerinin ve sizin tekrar güvende olduğunuzu hissetmektir. Çocuklarınıza yardımcı olabilmenizin ilk şartı elinizden geldiği kadar sakin, güven verici ve tutarlı tek tavır içinde olmanızdır. Deprem sırasında ve sonrasında duyduklarını, gördüklerini ve yaşadıklarını, hissettiklerini anlatmasına izin verin, konuşmak istiyorsa konuyu kapatmayın. Ancak inandırmak istemezse dahi zorlamayın. Depremle ilgili travmatik görüntülerden uzak kalmasını sağlayın. Depreme ilişkin korkutucu ya bile üzücü detayları yanında konuşmamaya özen gösterin. Yaşadıklarının son basamak tabiî olduğunu, tek hastalık olmadığını anlatın. Çocuklarınızı rahatlatmak, konuyu kapatmak için ‘Geçti, bitti içildikten’ ya bile ‘Artık hiçbir şey olmaz’ söylemek yerine depremlerde yapması gerekenler konusunda malûmat verin.”
Türkiye Psikiyatri Derneği Ruhsal Travma ve Afet Psikiyatrisi Çalışma Birimi tarafından yapılan çalışmalardan yararlanarak paylaştığı bilgilerin yardımcı olacağına inandığını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ancak hareket sonrası yaşadığınız ruhsal araz, başka insanlara göre henüz şiddetliyse, günler geçtikçe hafiflemek yerine artım eğilimi gösteriyorsa, ailevi, sosyal, akademik ya bile mesleki işlevselliğinizi bozacak düzeydeyse ruh sağlığı uzmanına başvurmayı ertelemeyin.”


Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.