fator
New member
Böbrek tümörlerinde erken tanı hayat kurtarıyor25.09.2022 12:10
Haber Kaynağı: DHA
Erkelerde kadınlara göre 2 kat fazla görülen sakatat tümörlerinin erken evrede alamet vermemesi nedeniyle hastaların yüzde 25- 30’u geç safhada teşhis edildiğinin altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, “Bununla beraberce, birçok zaman başka hastalıklar nedeniyle yapılan ultrasonografi ya bile bilgisayarlı tomografide böbrekteki tümör rastlantısal olarak fark ediliyor. Bu şekilde hastalık henüz erken evrede teşhis edilebiliyor” dedi.
SİNSİ İLERLEYEN BÖBREK TÜMÖRLERİ ERKEN SAFHALARDA HİÇBİR YAKINMA GÖSTERMİYOR
Özellikle son yıllarda sakatat tümörleri görülme sıklığında artım gözlendiğinin altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, materyalizm tek yılda görülen sakatat tümörü vaka sayısının 430 1000 civarındayken, hastaların yaklaşık üçte birinin yerde tümör nedeniyle hayatını kaybettiğine uyanıklık çekti. Bununla beraberce erken evrede yakalanan tümörlerde ise yüzde 95’lere varan oranlarda muvaffakiyetli sonuçlara ulaşıldığını söyledi.
“ERKEN EVRE BÖBREK TÜMÖRLERİNDE CERRAHİ BAŞARI ŞANSI ÇOK YÜKSEK”
Erken tespiti yapılan 7 santim altındaki tümörlerde yüzde 90-95’açınık kadar 5 senelik sağ kalım oranlarının olduğunu söyleyen Doç. Dr. İlter Alkan, evre 2 tümörlerde ise yerde oranın yüzde 75-80 olduğunu belirtti. Doç. Dr. Alkan, “Genel olarak sakatat dışına yayılmamış tümörlerde sağ kalım oranı henüz yüksek, yerde yüzden erken teşhis sayı önemli” şeklinde konuştu.
Böbrek tümörlerinde şikâyetlerin genellikle ileri evrede ortaya çıktığını tamlayan Doç. Dr. İlter Alkan, konuyla ilgili şunları anlattı:
“Böbrek tümörlerinin 3 bulgusu olabilir. Bunlar; idrarda kanama, yan ağrısı ve karın muayenesinde sakatat bölgesinde ele gelen kitledir. Ancak ne yazık ki yerde yakınmalar ortaya çıktığında birçok zaman hastalık ilerlemiş, hastaların yüzde 25-30’unda tümör yayılmış oluyor. İdrarda kanama başka nedenlerle (sakatat taşı gibi) olabildiği gibi sakatat tümörünün dahi bulgusu olabilir. İdrarda kanama yerde nedenlerle mutlaka araştırılmalıdır. Doç. Dr. Alkan, sakatat tümörleri için tek tarama yöntemi olmamasına rağmen, erken teşhis için sistemli kontroller yapılmasının önemini belirtti.
“SİGARA EN ÖNEMLİ ÖNLENEBİLİR RİSK FAKTÖRÜ”
Böbrek tümörünün ortalama 65 yaş civarında henüz sık görüldüğünü müfit Doç. Dr. İlter Alkan, risk faktörleriyle ilgili şunları anlattı:
“Böbrek tümörlerinin yüzde 5 ile 8’i kalıtsal tek şekilde aktarılır. Bu nedenle henüz erken yaşlarda ortaya kaynak kişilerde mutlaka ailenin kazı gerekir. En önemli risk faktörlerinden tek tanesi dahi sigara kullanmaktır. Hatta tüketilen sigarının miktarı arttıkça sakatat tümörü için risk o kadar faiz. Sigarayı kestikten sonra bile risk yılla orantılı azalmakla beraberce sürme ediyor. Böbrek tümörü görülme riskinin azalması sigarayı bıraktıktan yalnız 10 sene sonra apaçık hale geliyor. Bu nedenle önlenebilir tek faktör olan sigaranın bırakılması sayı önemli. Ayrıca obezite, hipertansiyon, kronik sakatat hastalığı ve mesleki nedenlerle bazen kimyasal maddelere maruz kalma bile başka risk faktörleri arasında yer alıyor.”
BÖBREK KORUNARAK TÜMÖR ALINABİLİYOR
Böbrek tümörlerinin tedavisinde multidisipliner yaklaşım uygulandığını hatırlatan Doç. Dr. İlter Alkan, özellikle erken evre tümörlerde cerrahiyle oldukça muvaffakiyetli sonuçlara ulaşıldığını belirtti. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Laparoskopi yöntemiyle 10 santime kadar olan tümörleri böbreği koruyarak alabiliyoruz. Kapalı ameliyatın, hasta için yetişkin tek kesi olmaması, henüz kısa sürede taburcu olması, kan kaybının henüz rengi olması gibi olumlu tarafları var. Cerrahın kendi yaklaşımına tâbi olarak tedavi açık operatörün ile dahi yapılabilir. Tümörün sayı yetişkin olduğu bazen durumlarda ise böbreği örtmek gerekebilir. Evre 1’deki tümörlerde hastanın 5 senelik sağ kalım oranı yüzde 90-95’lere kadar çıkıyor. 7 santimin üstünde evre 2 dediğimiz tümörlerde ise yüzde 75-80’lere ulaşan 5 senelik sağ kalım oranı mevcut. Böbrek dışına yayılmamış evrede muvaffakıyet şansımızın sayı henüz yüksek olduğunu söyleyebilirim.”
RUTİN KONTROLLERDE BÖBREKLERE BAKILMALI
“Son zamanlarda sakatat tümörü tedavisinde kullanılan immünoterapi ilaçlarında sayı yetişkin gelişmeler olduğunu hatırlatan Doç. Dr. İlter Alkan, “Bu ilaçlar vücuttaki muafiyet sistemimizi güçlendirip tümörde bazen değişikler yaparak vücudun kendi muafiyet sistemiyle yerde tümörü abaşo etmesini sağlıyor. Dolayısıyla evre 4 tümörlerde beraberce tümörün yüzde 4-5’açınık kadar tamamen iyileştiği oluyor” niteleyerek konuştu.
Son olarak hastalığı erken teşhis etmenin önemli olduğunun altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, yerde yüzden rutin kontrollerde ultrason yapılması gerektiğini vurguladı.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
Haber Kaynağı: DHA
Erkelerde kadınlara göre 2 kat fazla görülen sakatat tümörlerinin erken evrede alamet vermemesi nedeniyle hastaların yüzde 25- 30’u geç safhada teşhis edildiğinin altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, “Bununla beraberce, birçok zaman başka hastalıklar nedeniyle yapılan ultrasonografi ya bile bilgisayarlı tomografide böbrekteki tümör rastlantısal olarak fark ediliyor. Bu şekilde hastalık henüz erken evrede teşhis edilebiliyor” dedi.
SİNSİ İLERLEYEN BÖBREK TÜMÖRLERİ ERKEN SAFHALARDA HİÇBİR YAKINMA GÖSTERMİYOR
Özellikle son yıllarda sakatat tümörleri görülme sıklığında artım gözlendiğinin altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, materyalizm tek yılda görülen sakatat tümörü vaka sayısının 430 1000 civarındayken, hastaların yaklaşık üçte birinin yerde tümör nedeniyle hayatını kaybettiğine uyanıklık çekti. Bununla beraberce erken evrede yakalanan tümörlerde ise yüzde 95’lere varan oranlarda muvaffakiyetli sonuçlara ulaşıldığını söyledi.
“ERKEN EVRE BÖBREK TÜMÖRLERİNDE CERRAHİ BAŞARI ŞANSI ÇOK YÜKSEK”
Erken tespiti yapılan 7 santim altındaki tümörlerde yüzde 90-95’açınık kadar 5 senelik sağ kalım oranlarının olduğunu söyleyen Doç. Dr. İlter Alkan, evre 2 tümörlerde ise yerde oranın yüzde 75-80 olduğunu belirtti. Doç. Dr. Alkan, “Genel olarak sakatat dışına yayılmamış tümörlerde sağ kalım oranı henüz yüksek, yerde yüzden erken teşhis sayı önemli” şeklinde konuştu.
Böbrek tümörlerinde şikâyetlerin genellikle ileri evrede ortaya çıktığını tamlayan Doç. Dr. İlter Alkan, konuyla ilgili şunları anlattı:
“Böbrek tümörlerinin 3 bulgusu olabilir. Bunlar; idrarda kanama, yan ağrısı ve karın muayenesinde sakatat bölgesinde ele gelen kitledir. Ancak ne yazık ki yerde yakınmalar ortaya çıktığında birçok zaman hastalık ilerlemiş, hastaların yüzde 25-30’unda tümör yayılmış oluyor. İdrarda kanama başka nedenlerle (sakatat taşı gibi) olabildiği gibi sakatat tümörünün dahi bulgusu olabilir. İdrarda kanama yerde nedenlerle mutlaka araştırılmalıdır. Doç. Dr. Alkan, sakatat tümörleri için tek tarama yöntemi olmamasına rağmen, erken teşhis için sistemli kontroller yapılmasının önemini belirtti.
“SİGARA EN ÖNEMLİ ÖNLENEBİLİR RİSK FAKTÖRÜ”
Böbrek tümörünün ortalama 65 yaş civarında henüz sık görüldüğünü müfit Doç. Dr. İlter Alkan, risk faktörleriyle ilgili şunları anlattı:
“Böbrek tümörlerinin yüzde 5 ile 8’i kalıtsal tek şekilde aktarılır. Bu nedenle henüz erken yaşlarda ortaya kaynak kişilerde mutlaka ailenin kazı gerekir. En önemli risk faktörlerinden tek tanesi dahi sigara kullanmaktır. Hatta tüketilen sigarının miktarı arttıkça sakatat tümörü için risk o kadar faiz. Sigarayı kestikten sonra bile risk yılla orantılı azalmakla beraberce sürme ediyor. Böbrek tümörü görülme riskinin azalması sigarayı bıraktıktan yalnız 10 sene sonra apaçık hale geliyor. Bu nedenle önlenebilir tek faktör olan sigaranın bırakılması sayı önemli. Ayrıca obezite, hipertansiyon, kronik sakatat hastalığı ve mesleki nedenlerle bazen kimyasal maddelere maruz kalma bile başka risk faktörleri arasında yer alıyor.”
BÖBREK KORUNARAK TÜMÖR ALINABİLİYOR
Böbrek tümörlerinin tedavisinde multidisipliner yaklaşım uygulandığını hatırlatan Doç. Dr. İlter Alkan, özellikle erken evre tümörlerde cerrahiyle oldukça muvaffakiyetli sonuçlara ulaşıldığını belirtti. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Laparoskopi yöntemiyle 10 santime kadar olan tümörleri böbreği koruyarak alabiliyoruz. Kapalı ameliyatın, hasta için yetişkin tek kesi olmaması, henüz kısa sürede taburcu olması, kan kaybının henüz rengi olması gibi olumlu tarafları var. Cerrahın kendi yaklaşımına tâbi olarak tedavi açık operatörün ile dahi yapılabilir. Tümörün sayı yetişkin olduğu bazen durumlarda ise böbreği örtmek gerekebilir. Evre 1’deki tümörlerde hastanın 5 senelik sağ kalım oranı yüzde 90-95’lere kadar çıkıyor. 7 santimin üstünde evre 2 dediğimiz tümörlerde ise yüzde 75-80’lere ulaşan 5 senelik sağ kalım oranı mevcut. Böbrek dışına yayılmamış evrede muvaffakıyet şansımızın sayı henüz yüksek olduğunu söyleyebilirim.”
RUTİN KONTROLLERDE BÖBREKLERE BAKILMALI
“Son zamanlarda sakatat tümörü tedavisinde kullanılan immünoterapi ilaçlarında sayı yetişkin gelişmeler olduğunu hatırlatan Doç. Dr. İlter Alkan, “Bu ilaçlar vücuttaki muafiyet sistemimizi güçlendirip tümörde bazen değişikler yaparak vücudun kendi muafiyet sistemiyle yerde tümörü abaşo etmesini sağlıyor. Dolayısıyla evre 4 tümörlerde beraberce tümörün yüzde 4-5’açınık kadar tamamen iyileştiği oluyor” niteleyerek konuştu.
Son olarak hastalığı erken teşhis etmenin önemli olduğunun altını çizen Üroloji uzmanı Doç. Dr. İlter Alkan, yerde yüzden rutin kontrollerde ultrason yapılması gerektiğini vurguladı.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.